Au poste!

Müfettiş Bron, büyük bir ofiste, telefon görüşmesinin ardından yemek molası vermeden karşısında oturan Hugain isimli adamı sorgulamaya devam eder. Baş şüpheli olduğu söylenen Hugain, evinin önünde kanlar içinde bir adam bulur. Yardım çağırmadan önce cesedin ceplerini arar ve onu sorgulamaya devam etmekte ısrar eden Bron'u şaşırtır. Bron, oğluyla konuşmak için birkaç dakikalığına dışarı çıkar. Bu sırada tek gözlü çaylak polis memuru Philip, Hugain'i korumakla görevlendirilir. Philip bir konuşma başlatmayı kabul eder. Hugain'den polis kimliğini göstermesini ister. Açık bir tahta kutuya takılıp düşerek ölür. Hugain panik içinde cesedi bir dolaba saklar ve kan lekelerini hızla siler. Hugain'in komşularının onu gece boyunca yedi kez evinden çıkarken gördüğünü söyler. Bir süre sonra Philip'in karısı Bro'ya hamile olduğunu söyler. Sorgulama sırasında Hugain'in anıları gerçeklikle karıştırılır. Gözlerinde Philip'in hafızasında belirdiğini ve onunla etkileşime girdiğini görür. Bir süre sonra Hugain, Philip'in karısıyla da tanışır. Hugain'in suçlamalarına öfkelenen Bron, kendisinin de helikopter kazasından sonra ıssız bir adada üç gün boyunca açlıktan öldüğünü söyler.